Osmanlı Minyatür Sanatında Gazanâmeler
- intothesanat
- 2 Haz 2020
- 2 dakikada okunur
Gazanâme ya da diğer adıyla Gazavatnâmeler, askeri bir seferin tanığı olan bir şahsın, bu seferdeki olayları mensur ve manzum olarak anlattığı ve resimlediği eserlerdir. Kelime anlamına baktığımızda zaten ‘’gâza’’ yani cenk etmek manasına gelir. Her eserde yalnız bir tane sefer anlatılırken genellikle bu seferler, hanedan dışındaki komutanların seferleri olmaktadır ve eserde var olan kişilerin isimleri, resimlerin üzerinde yazılı olarak yer almaktadır. Gazanamelerin yazarları, önceden var olan şehnameciler gibi saray tarafından görevlendirilmiş tarihçiler değillerdir. Taraflı yazımlarda birbirlerine atıfta bulundukları da görülmektedir.
Örneklerle açıklayacak olur isek;
Safevi savaşını Sokollu’nun desteklemediği fakat Lala Mustafa ve Hoca Saadettin’in ise desteklediği tarihi kaynaklarda geçmektedir. Gelibolulu Mustafa Ali’nin Nusretname adlı eserinde yer alan ‘’III. Murad, Hoca Saadettin Efendi ile Gazanfer Ağa’’ adlı minyatüre baktığımız zaman, Gelibolulu Mustafa Ali’nin bu eseri buraya koymasındaki amacın aslında taraf tuttuğunu gösterme amaçlı olduğu anlaşılmaktadır.

Minyatürde III. Murad’ın Hoca Saadettin’e dönük ve dinler bir şekilde tasvir edilmesi de, Gelibolulu Mustafa Ali’nin, Hoca Saadettin’i övmesi veya III. Murad’ın Hoca Saadettin’in sözlerine önem vermesi gibi anlamlar da çıkarılabilmektedir.
‘’Lala Mustafa Paşa’nın İznik’te Askerlere Ziyafet Vermesi’’ adlı minyatürde de, yine Paşa’nın cömertliğini seyirciye gösteren bir övgü söz konusudur. Böyle bir övgü sahnesi, Tarih-i Feth-i Yemen adlı eserdeki ‘’Sinan Paşa’nın Medine’de Sadaka Verişi’’ adlı minyatürde de karşımıza çıkmaktadır. Burada mekanın Medine olması da elbette İslam dinine olan bağlılıkla ilgilidir.

‘’Ordu’nun Kampı’’ adlı minyatür sosyal yaşamı gösteren oldukça önemli bir belge niteliğindedir. Büyük kazanların olması, kalabalık bir sahnenin olması, giysileri, iş bölümleri vs. gibi birçok detayı görebiliyoruz. En dikkat geçen figür ise tütün içen bir doğancı. Bu aslında keyifli ve mutlu olduklarını ifade etmektedir. Askerlerin mutlu olması, aslında daha üst konumdaki kişilere de bir övgü niteliği taşımaktadır. Çünkü orduya verilen önem burada kendini göstermektedir. ‘’Lala Mustafa Paşa’nın Konya’da Mevlana Dergahı’nı Ziyaret Etmesi’’ adlı minyatür de, eserin yazılış amacına değinmiştir. Ziyaret ettikleri yerin Mevlana Dergahı olması Sünniliği yaymak amacını pekiştirmiş oluyor. Bu minyatürde dikkat çeken şeylerden biri de fal bakan figürlerin olması. Bu dönemde insanların fallara başvurarak seferlerinin sonucunu kestirmek gibi bir eylemleri olduğunu da görebiliyoruz.

Asafi mahlaslı Mahmut Çelebi’nin yazmış olduğu Şecaatname isimli esere baktığımızda, Asafi’nin kendisini de öven toplam 16 minyatürünün bulunması kendisinin de söylemiş olduğu ‘’Gelibolulu Mustafa Ali gibi yükselmek’’ amacının olduğunu desteklemektedir.‘’Asafi Sipahilerin Başında Safevileri Kovalıyor’’ minyatürü buna örnek olarak verilebilir. ‘’Osman Paşa Kabe’de’’ minyatürü de onun dindar bir insan olduğunu göstermektedir. Bu tasvir Mekke’nin o dönemdeki durumunu ve insanların öyle kutsal bir alanda nasıl kıyafetler giydiklerini de göstermektedir.

‘’Kırım Askerlerinin Cariyelerle Eğlenmesi’’ adlı tasvir oldukça önemlidir. Çünkü Osmanlı’da gaza kurallarını daha önce bu şekilde tasvir edilirken görmemiştik. Otoritenin gitgide bozuluyor olduğu bu tasvirden anlaşılmaktadır.

Rahimizade İbrahim Çavuş’un yazmış olduğu Gencine-i Fethi Gence adlı eserindeki
‘’Topkapı Sarayı’nda Bayram Kabulü’’ adlı tasvir, özel günlerin nasıl geçtiğini gözler önüne sermektedir. Aynı zamanda çok fazla altın yaldız kullanımı yazarın maddi durumunun oldukça iyi olduğunu bize göstermektedir. ‘’Ferhat Paşa III. Murad’ın Huzurunda’’ adlı minyatür tayin sahnesini göstererek padişahın savaşa katılmadığını ve bir serdarı bunun için görevlendirdiğini anlatmıştır. Ferhat Paşa’nın iki tane dik sorgucu aynı zamanda ona bir övgü niteliği taşır. Tarih-i Feth-i Yemen’deki ‘’Sinan Paşa’nın Taiz Kalesi’ni Fethi’’ ya da ‘’Osmanlı Ordusu’nun Mısır’dan Yemen’e Fethe Çıkması’’ minyatürleri savaşlarda kullanılan aletlerden, kıyafetlere kadar her şeyi bizlere göstermesi açısında oldukça büyük önem taşımaktadır.

Bu resimli gazanâmeler genellikle 1580’li yıllarda hazırlanmalarının yanı sıra Osmanlı tarih yazıcılığının önemli bir bölümünü kapsar ve yazıldığı dönemin sosyal ve kültürel olarak da bir yansımasıdır aslında.
Comentarios